Bu yazı bloğun ilk yazısı olma özelliğini taşıyor:)
Yemek yapmak benim için terapi gibi olsa da tarif anlatma konusunda oldukca başarısız biri olduğumu söyleyebilirim.
Ölçü kullanmadığım için zorluk yaşamaktayım tarifleri anlatırken...
Hayat bir okul ve ben bu okulun bir öğrencisiysem elbet bu konuyuda öğreneceğim:)
Doğal olan her şeye karşı özel bir ilgi duymaktayım.Hafta sonu eski evimize yakın bir yerde bulunan tarlaya gittim.Domatesleri dalından toplamama izin verdiler
Nasıl mutlu oldum anlatamam.Mis gibi domates kokusunu içime çekerken, tek tek olgunlaşmış kırmızı domatesleri dalından ellerimle koparmak büyük bir mutluluktu benim için.
Domates toplama işini bitirdikten sonra birazda semizotu topladım.Semizotunun bizim yöredeki ismi "soğukluk".Bahçemizde bol miktarda olduğundan pek bir kıymeti yoktu.Ne zaman İstanbul'a geldik bağ bahçeden uzak kaldık o zaman yeşilin her türlüsüne özlem duymaya başladım.
Semizotunu toplarken gençlik yıllarımı hatırlamak da güzeldi
Geleyim fotoğraftaki tarifi anlatmaya:)Bizim evde salatayı benden başka tüketen olmadığı için ben kendime göre yapıyorum genelde.
Beş altı dal semizotunu yıkadım irice doğradım.Bir tane salatalık ve domateside orta büyüklükte doğradım.Bir avuç kadar cevizi de doğrayıp hepsini karıştırdım.Üzerine sos olarak iki yemek kaşığı zeytinyağı ile bir tatlı kaşığı nar ekşisini ve birazcık tuzu iyice çırptıktan sonra harmanlanmış semizotlarının üzerine döktüm.
Benim kullandığım nar ekşisi memleketten geliyor.Marketlerde satılan nar ekşinden farklıdır tadı.
