26 Eylül 2009 Cumartesi

Dupnisa mağarası

Ramazan öncesi ailece gittiğimiz Dupnisa mağarasında çektiğim bir kaç fotoğraf ile gezi hakkındaki düşüncelerimi paylaşayım:)

Mağara yolu çok kötü başlıyor ama bir kaç km sonra başlangıca göre yol biraz düzeliyor

Mağaranın girişinde sizi, soğuk bir hava ve muhteşem doğal bir güzellik karşılıyor

Sarkıtlara, damlataşlara ilgi duyuyorsanız mağara içerisinde gezerken büyülenmiş halde etrafınızı inceliyorsunuz

Gezi bittiğin de dinlenme molası için eğer yanınızda yiyecek-içecek getirmemişseniz mağaranın çıkışında sağdaki sucuk ekmek ve gözleme satılan yerde hem dinlenip hemde sucuk ekmek veya gözlemeleri yiyebilirsiniz

Piknik yapmak isteyenler için masalar bulunuyor

Mağara çevresinde temiz bir lavoba bulmak nerdeyse imkansız

Bizim gibi çocuklu gidecekler için bu konu önemli:)

Mağara gezisinden sonra iğneada subasar ormanlarını da görmek isterseniz bir gece iğneada da konaklamak şart

Biz saat 8 gibi İstanbul anadolu yakasından yola çıkıp 12 gibi dupnisa mağarasına ulaşıp ordan da saat 14'de iğneadaya geçip tekrar dönüşe geçtiğimiz için malesef subasar ormanlarını görme şansını kaçırdık




Tekirdağ yollarından bir görünüm



Dupnisa mağarasından kareler













Ortadaki siyah bölüm yarasalar







İğneada plajından bir görünüm

Karadenizin hırçın dalgaları bizi bekliyordu.Sadece kıyıda biraz çocuklar denize girip çıkmıştı.

aşağıya mağara hakkında genel bilgileri ekledim

***********

Dupnisa mağara sistemi, Istranca Dağları'nın derin vadilerle yarıldığı Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere köyü yakınlarında bulunuyor.

İkinci Jeolojik Zaman'a ait, yaklaşık 180 milyon yıl önce oluşmuş mermerler içerisinde gelişen mağaralar, birbirine bağlı iki kat ve üç mağaradan oluşuyor.
Toplam uzunluğu 2720 metre olan sistemin üst katını Kuru ve Kız mağaraları oluşturuyor. Gelişimini tamamlamış bu mağaralardan 50-60 metre aşağıda Sulu Mağara yer alır. İçinden devamlı bir yer altı nehri akan ve deniz yüzeyinden 345 metre yukarıda giriş ağzı bulunan bu mağaranın toplam uzunluğu 1977 metre.
Son noktası ise girişten 61 metre daha yukarıda bulunuyor. Kız Mağarası içinde yaşayan yarasaların yoğunluğu nedeniyle turizme tamamen kapalıdır. Sulu mağaranın 250, Kuru Mağara'nın ise 200 metresi turizme açıktır. Yarasaların olmadığı Kuru

Mağara ise yılın 12 ayı turizme açık bulunuyor.

Dupnisa'nın Kız Mağarası olarak bilinen bölümünde yaşayan 11 türden yaklaşık 60 bin yarasanın kış dönemini geçirmesi ve üremesi için 15 Kasım ile 15 Mayıs arasında ziyarete kapalı tutuluyor. Dupnisa'nın Sulu ve Kuru mağara bölümleri ise yıl boyunca ziyaretçilere açık tutuluyor.

Dupnisa mağara sisteminde 11 yarasa türü ile 184 mağara omurgasızının yaşaması önemli bir yer altı habitatı olduğunu gösteriyor.

2003 yılında ziyarete açılan, Türkiye mağara literatüründe en bilinen mağaralar arasında yer alan Dupnisa mağaralarının içinde, sürekli akışa sahip yer altı nehri ve bu nehrin oluşturduğu, derinliği yer yer 2 metreye ulaşan göletler bulunuyor. Kuru ve Sulu mağaralarda süt beyazdan kırmızı ve kahverenginin her tonunda renge sahip dev sarkıtlar, dikit ve sütunlar ile perde bayrak taşları ve damla taş havuzları yer alıyor.

Yol sorunu

Kırklareli İl Genel Meclisi üyesi Saffet Üresin, Trakya'nın turizme açılan ilk ve tek mağarası olan Dupnisa Mağarası'nın yolunun mutlaka yapılması gerektiğini bildirdi.

Dupnisa Mağarası'nın Kırklareli'nin adının duyulmasında önemli yere sahip olduğunu belirten Üresin, "180 milyon yıl önce oluştuğu belirtilen Dupnisa Mağarası sadece Kırklareli'nin değil Türkiye'nin de önemli turizm değerlerinden biridir" dedi.

Mağaranın girişinin bulunduğu alanda piknik yapmak ve dinlenmek isteyenler için masa grupları yapılması, pansiyonculuk yapma ve çadır kurmak isteyenlere olanak sağlanması konusunda da yapılması gerekenler bulunduğunu belirten Üresin, şunları kaydetti:

"Burada elektriği jeneratörle üretiyoruz. Elektrik getirilmesi gerekiyor. Mağaradan çıkan derenin kenarında piknik yapmak isteyenler masa bulamıyor. Bu işler için mutlaka para ayırıp yatırım yapılması gerekiyor. Pansiyonculukla da yöremizin enfes lezzetlerini misafirlerimize sunabiliriz. Alabalığımızı, dağda otlayan hayvanlarımızın etini, yoğurdumuzu herkesin tatmasını istiyoruz."

Dupnisa mağara sisteminde yer alan Kız Mağarası'nın da mutlaka turizme açılması gerektiğini ifade eden Üresin, "Kız Mağarası'nın görüntüsü Dupnisa'nın halen ışıklandırılmış bölümünden daha da ilginç" diye konuştu

Kaynak; cnnturk.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder